HZ.MUHAMMED

HZ. MUHAMMED

         Arap toplumunun Adnaniler kavmi, Kureyş kabilesi, Haşimoğulları ailesine mensup. Adnaniler de İbrahim peygamberin büyük oğlu İsmail peygambere dayandırılıyor. Doğumu 20 Nisan 571 (569 veya 570 yılında doğduğunu söyleyenler de var). Hamidullah 17 Haziran 569 olduğunu belirtir. Babası (Abdullah) doğmadan önce vefat etti. Geleneksel olarak dört yıl sütannede (Halime) kaldı. Sonraki iki yıl annesi (Amine) ile beraberdi. Annesinin vefatından sonra dedesinin (Abdülmuttalip) himayesinde iki yıl, onun vefatından sonra amcasının (Ebu Talip) himayesinde on yedi yıl geçirdi. Bu zaman zarfında çobanlık yaptı, ticareti öğrendi. 

         Yirmi beş yaşında o zamanlar kırk  yaşında olan (Hamidullah 28 yaşında olduğunu söyler) Hz. Hatice’nin kervan sorumlusu oldu. Ardından evlendiler. Evlilikleri süresince altı çocukları oldu, Hz. Fatma hariç diğer çocuklarını hayatta iken kaybetti. Hz. Hatice’nin ölümünden sonra yaptığı evliliklerden bir çocuğu daha olmuş ancak o da küçük yaşta vefat etmiştir.

         Düşünen sorgulayan yapısı nedeniyle zaman zaman rahatsız edilmeden yalnız kalabileceği, şehre hakim bir dağın yamacındaki küçük mağaraya çekiliyordu. 610 yılında kırk yaşına geldiğinde mesaj bu mağarada gelmeye başladı. Bu süreç aralıklarla yirmi üç yıl devam etti.

         Kendisine ilk inananlar eşi Hz. Hatice, yardımcısı Zeyd bin Harise, amca oğlu Hz. Ali, ve Mekke tüccarlarından Hz. Ebu Bekir oldu. Kendisine inanmayan Mekke’liler dînî çalışmalarını engellemek için ellerinden gelen her çabayı gösterdiler. 619 yılında kendisini himaye eden amcası Ebu Talip vefat ettikten sonra karşıtları baskı ve şiddeti arttırdılar. 620 yılında karısı Hz. Hatice vefat etti.

         İnananlar artan baskılar karşısında yavaş yavaş Mekke’den göç etmeye başlamışlardı. Kendisine şiddetle karşı çıkanlar suikast düzenledi, başına ödül koydu. 622 yılında daha önce yapmış olduğu görüşmeler ve anlaşmalar bağlamında Hz. Ebu Bekir ile zor ve tehlikeli bir yolculuğun ardından Medine’ye göç ettiler. Medine’ye hicrete kadar yüz yirmi kadar kişinin bugün Etiyopya adını alan Habeşistan’a iki seferde göç ettiği, Medine’ye göç eden doksan kadar Mekke’li ailenin de Medine’li ailelerle kardeş ilan edilerek himaye altına alındığı bâzı kaynaklarda geçmekte, ancak net bir sayıya rastlanmamaktadır.

         Medine’ye göç edildikten sonra kurumsallaşma-devletleşme faaliyetlerinin başladığı, çevre kabile ve devletlerle iletişime geçildiği görülmektedir. Yine bu süreçte Hz. Muhammed’in katıldığı sekiz kadar askeri ve siyasi amaçlı harekat yapılmış, bunların bâzılarında hiç can kaybı olmamıştır.

         Peygamberliği sırasında vahyedilen her âyeti bellemiş, yanındakilere belletmiş ve not aldırmış, açıklamalar (hadis) yapmış, bizzat uygulayarak (sünnet) örnek olmuştur. 8 Haziran 632 tarihinde altmış üç yaşında (altmış bir, altmış iki olabileceğini söyleyenlerde vardır) vefat etmiş, ertesi gün vefat ettiği yerde defnedilmiştir.  

        Konuyla ilgili birçok yayın vardır, yararlandıklarımızdan bâzılarının isimlerini aşağıda bulabilirsiniz.

~

Bazı ayetler:

“Ey Muhammed, biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” (Taberi, 21/107)

“Biz seni ancak bütün insanlara bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.” (Elmalılı, 34/28)

“(Ey Muhammed!) De ki: “Ey insanlar! Şüphesiz ben, yer ve göklerin hükümranlığı kendisine ait olan Allah’ın hepinize gönderdiği peygamberiyim. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, diriltir ve öldürür. O halde Allah’a ve O’nun sözlerine inanan Resûlüne, O ümmî peygambere iman edin ve ona uyun ki doğru yolu bulasınız.” (Diyanet Tefsiri, 7/158)

~

“Istılahta (terminolojide) ümmî, kitâbî bilgilerle zihni doldurulmamış, doğal hali üzerine kalmış, okuyup yazarak tahsil görmemiş kimseye denir…” (Diyanet Dînî Kavramlar Sözlüğü, ümmi maddesinden)

“Ehli Kitab terimi, Kur’an öncesi dönemden itibaren Hicaz bölgesi Araplarınca, dinsel öğretileri arasında kitap geleneğine yer veren Yahudiler ve Hıristiyanlar için bir isim olarak kullanılmaktaydı. Bu doğrultuda Yahudi veya Hıristiyan olmayan Araplar için ise Ümmiler (kitap geleneğine sahip olmayanlar) genel adı kullanılmaktaydı.” (Mehmet Aydın, Ansiklopedik Dinler Sözlüğü Ehli Kitap maddesi)

Tartışma                                                                                                 

         Hz. Muhammed, hayatı, taraftarları ve karşıtları tarafından en ince detayına kadar incelenmiş, adeta didik didik edilmiş şahsiyetlerden biri belki de ilk sırada olanıdır. Bütün yaşantısı, sözleri ve davranışları kayıt altına alınmıştır.

         Hz. Muhammed’in hayatı incelenirken; her insan gibi ihtiyaçları olduğu, çağında normal karşılanan  bâzı davranışlarını bugünün algı ve değerlerine göre değil o günün şartları ve gelenekleri göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.

         Bâzı eşlerinin isteklerine rağmen hiç bir zaman gösteriş, bolluk, çağına göre konfor içinde yaşamadığı, her zaman mütevazı, paylaşımcı, insanlara ve fikirlerine saygılı olduğu literatürde belirtilmektedir.

         Tüm elçiler gibi Hz. Muhammed’te getirdiği mesajı en iyi en doğru anlayan kişidir. “O sadece mesajı getirmekle görevliydi” deyip Kur’an’ın ilk tefsiri olan hadislerini, uygulaması olan sünnetini önemsizleştirmek ne kadar yanlışsa, bunları Kur’an’a denk tutmak ya da üstüne çıkarmak ta o kadar yanlış olmalıdır. Bu sebeple, söylediklerini ve yaptıklarını dikkatle ele almamız değerlendirmemiz çok önemlidir.

~

“Ey Muhammed, sen hatırlat. Çünkü sen ancak bir hatırlatıcısın.” (Taberi, 88/21)

“Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündeki insanların hepsi iman ederdi. Öyleyse sen mi insanları mümin olmaları için zorlayacaksın? (Kesir, 10/99)

“Ey Muhammed, eğer rabbin dilemiş olsaydı yeryüzündeki bütün insanlar, ister istemez iman etmiş olurlardı. Fakat rabbin, hikmetinin gereği, herkesi iman edip etmemekte, kendi iradesiyle baş başa bıraktı. O halde sen onları zorla iman ettiremezsin. Senin vazifen sadece tebliğ etmektir.” (Taberi 10/99 tefsirinden)

~

         Kur’an’da yukarıda geçen âyetler gibi Hz. Muhammed’in insanları inanmaya, iman etmeye zorlamaması gerektiğine işaret eden başka âyetlerde vardır. Öyleyse hiç kimse iman etme konusunda zorlanmamalı, imkan bulunduğunda, hitap edilen kişi veya kesimin sosyoekonomik, sosyokültürel yapısına göre, anlaşılır ve kabul edilebilir bir lisanla, mümkün olan en güzel şekilde anlatılmalı ve özgür iradeleriyle verdikleri karara saygı gösterilmelidir.

“…Resulullah, sizin için, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (Diyanet Vakfı Meali, 33/21)        




YARARLANILAN ESERLER

(Diyanet Tefsiri), Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı, Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları Kuran Yolu Türkçe Meal ve Tefsir, Ankara 2003

(Diyanet), Dînî Kavramlar Sözlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2006

(Mehmet Aydın), Prof. Mehmet Aydın, Ansiklopedik Dinler Sözlüğü, Nüve Kültür Merkezi 2005

(Taberi), Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri/ Hisar Yayınevi

(Elmalılı), Elmalılı M. Hamdi Yazır, Hak Dîni Kur’an Dili Sadeleştirenler; Prof. Dr. İsmail Karaçam, Yrd. Doç. Dr. Emin Işık, Yrd. Doç. Dr. Nusrettin Bolelli, Abdullah Yücel 2011 (Tefsir)

(Kesir), İbn Kesir, Hadislerle Kur’an’ı Kerim Tefsiri, Çeviren Prof. Dr. Bekir Karlığa, Prof. Dr. Bedriddin Çetiner, Çağrı Yayınları

(Diyanet Vakfı Meali), Prof. Dr. Hayrettin Karaman,  Prof. Dr. Ali Özek,  Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, Prof. Dr. Mustafa Çağrıcı,  Prof. Dr. Sadrettin Gümüş,  Doç. Dr. Ali Turgut, Türkiye Diyanet Vakfı Kur’an-ı Kerim Meali

(TDK), Türk Dil Kurumu, Büyük Türkçe Sözlük

Hatemü’l Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, A. Himmet Berki, Osman Keskinoğlu Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2010Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamberin Savaşları, Yağmur Yayınları  

Kainatın Efendisi Peygamberimizin Hayatı, Salih Suruç, Nesil Yayınları Nisan 2007

Hz. Muhammed’in Hayatı MEB Orta Öğretim Ders Kitabı 2015

Siyer-i Nebî, Osman Keskioğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları 2006

Hz. Muhammed’in Aile Hayatı ve Eşleri, Prof. Dr. Ziya Kazıcı, Çamlıca Yayınları 2009

Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamberin Savaşları, Yağmur Yayınları